Ülkemizde Afetler

Ülkemizde Afetler: Heyelan (Toprak Kayması) ve Erozyon

Ülkemizde Afetler | Heyelan, kayalardan, döküntü örtüsünden veya topraktan oluşmuş kütlelerin, çekimin etkisi altında yerlerinden koparak yer değiştirmesine heyelan (toprak kayması) denir. Bazı heyelanlar büyük bir hızla gerçekleştikleri halde bazı heyelanlar daha yavaş gerçekleşirler. Heyelanlar yeryüzünde çok sık meydana gelen ve çok yaygın bir kütle hareketi çeşididir ve aşınmada önemli rol oynarlar. Büyük heyelanlar aynı zamanda topografyada derin izler bırakırlar. Sel Suyun doğal ya da yapay yatağından taşarak tehlikeye neden olan doğal bir afettir. Bazı seller birkaç gün içerisinde meydana gelir. Fakat seylaplar (ani sel) birkaç dakika içerisinde suların kabarmasına neden olurlar. Hızla akan sel suları içerisinde birçok kaya, taşlar, ağaçlar ve diğer enkazlar büyük tehlikelere neden olabilir. Hızla artan sel suları yüksek bentleri ve dik toprak kenarlarının üzerini aşarak yüksek yerlerde de tehlike oluşturabilir. Ayrıca oluşturduğu balçık ve kaygan çamurlar büyük tehlike oluşturur.

Erozyon, tabiatın normal süreci içinde meydana geliyorsa normal erozyon; insanın tabiattaki toprak, su ve bitki arasındaki dengeyi bozucu nitelikteki müdahaleleri sonucu meydana geliyorsa hızlandırılmış erozyon adını almaktadır. Normal erozyon, genellikle insan müdahalesi olmayan yerlerde görülür ve çok yavaş olarak gelişir.

Hayvanların Meralarıda aşırı derecede otlatılması, ormanların tahrip edilmesi ile daha az korunan toprak, su ile kolayca taşınabilmektedir ve erozyon hızlanmaktadır. Ülkemizde sel, çığ gibi doğal afet çeşitleri de görülse de en çok akla gelen afet çeşidi depremdir. Depremler büyüklük ve şiddet olmak üzere iki başlık altında ölçeklendirilir.

Türkiye’de meydana gelen büyük afetlerden bazıları aşağıdaki gibidir:

Van Depremi: 23 Ekim 2011, saat 13.41’de Van’da meydana geldi, 25 saniye sürdü. Büyüklüğü, Kandilli Rasathanesi verilerinde Richter ölçeğine göre 7.2Mw, şiddeti ise merkez üssü Tabanlı Köyü’ne göre 9 olarak duyuruldu.

Gölcük Depremi: 17 Ağustos 1999, saat 03.02’de Gölcük’te meydana geldi, 45 saniye sürdü. Büyüklüğü Kandilli Rasathanesi verilerinde Richter ölçeğine göre 7.6Mw, olarak duyuruldu.

Marmara Sel Dizisi: 09 Eylül 2009’da Marmara Bölgesi’nde meydana geldi. 70 milyon dolarlık zarar vermiştir.

İstanbul ve Deprem

İstanbul nüfus, ekonomi ve tarihi açıdan Türkiye’nin en büyük şehridir. İstanbul’da 15 milyondan fazla insan yaşamakta ve ekonominin büyük bir bölümü bu ilimiz üzerinden geçmektedir. Sosyoekonomik öneminin yanı sıra stratejik konumu açısından da dünyanın sayılı şehirlerindendir. Nüfusu 10 milyondan yüksek olan metropoller arasında deprem riski olan şehir sayısı çok fazla değildir. Bunların arasından en önemlileri Tokyo, San Francisco ve İstanbul sayılabilir. İstanbul’u tehdit eden fay hattı Kuzey Anadolu Fay hattı olarak adlandırılır. Olası bir İstanbul depreminin gerçekleşmesi ve çok sayıda insanın etkilenecek olması bilimsel bir gerçektir.

İstanbul büyük bir depremden etkilenirse ne olur?

  • Tahmini can kaybı 73.000 – 87.000 kişi.
  • Tahmini ekonomik kayıp Türkiye’nin yıllık GSMH’sının %24,5 – 27,8’si

Bu verilerden ortaya çıkan sonuç ise; Olası bir Marmara depreminde insan kaybının da yanında, Türkiye’nin sosyo-ekonomik istikrarına büyük bir tehdit olmasıdır.

Efor OSGB istanbul | İş Sağlığı ve Güvenliğiniz Emin Ellerde!…