Kimyasallar Vücuda Nasıl Girer ?
Kimyasallar Vücuda Nasıl Girer ? – Dünya Çalışma Organizasyonuna (ILO) göre toksik maddelerin normal çalışma koşullarında vücuda giriş yolları soluma, deri ve ağız iledir. Toksite tartışılırken herhangi bir maddenin vücuda ve ayrıca kan dolaşım sistemine nasıl girdiğinin önemi son derece büyüktür. Olumsuz etkinin ortaya çıkabilmesi için kimyasalın vücudun organ veya belli bir bölümüne ulaşabilmesi gerekmektedir. Kimyasallar vücuda girerken ortaya çıkan toksikolojik verilerin elde edilmesi amacıyla yapılan hayvan deneyleri sırasında maruz kalınabilecek kimyasalların vücuda giriş yolları aşağıda verilmektedir.
Bunlar;
• Solunum (nefes alma)
• Emilme (absorbsiyon; deri veya gözler)
• Yeme, sindirim yolu ( oral; yeme, yutma)
• Plasenta aracılığı ile anneden bebeğe transfer olma
• Damar içi (damara enjeksiyon)
• Deri altına enjeksiyon
• Intraperitoneal (karın duvarlarının içine enjeksiyon)
Kimyasallar vücuda girmedikçe veya temas edinmedikçe hiçbir yan etki göstermez. İş yerlerinde kullanılan kimyasalların çoğu havada toz, duman, buhar, gaz şeklinde yayılır ve böylece solunum yolu ile alınabilir. Böyle durumlarda yalnızca bu kimyasalları taşıyan/muhatap olan kimseler değil, aynı zamanda iş yerinde çalışan diğer işçiler de bu kimyasallara farklı kaynaklardan ulaşarak risk altında kalırlar.
Solunum
Endüstriyel mazuriyette maddelerin vücuda ana giriş yolu solunumdur. Havada oluşan her türlü madde solunabilir. Solunum sistemi iki ana bölümden oluşur. Bunlar; üst solunum yoları (burun, boğaz, nefes borusu, ve akciğer loblarına ulaşan ana bronşiyal tüpler) ve gaz transferinin ince hücre duvarlarından gerçekleştiği alveollerdir. 5µm’den daha küçük olan partiküllerin alveollere ulaşma ihtimali son derece yüksektir. Solunum yolu aracılığıyla emilen toksik maddenin toplam miktarı bu maddelerin havadaki toplam konsantrasyonlarına, maruz kalma süresine, solunma hacmine (çalışma yükünün artışı ile artar) bağlıdır. Eğer toksik madde aeosol formundaysa, birikme ve vücuda emilme solunum yoluyla gerçekleşir.Düşük suda çözünürlüğe sahip ancak yağda çözünürlüğü yüksek olan gazlar ve buharlar alveollerden geçerek kana ulaşır ve buradan da ilgili organlara taşınır.
Deri ve Gözler Aracığıyla Emilme
Deri, kapladığı 1.5-2 metrekare alanla, insan vücudunun en büyük organıdır. Vücudu koruyucu tabaka olarak kaplar ancak aşırı miktarda maruziyet söz konusu olduğunda bu koruma işlevini yerine getiremez. Bazı kimyasal maddeler, sağlıklı deriden geçerek kana karışır. Yani vücuda kimyasalların önemli giriş yolarından biri de deriden emilmedir. Bir maddenin deri ile teması sonucunda aşağıdaki dört muhtemel etki oluşur:
• Deri etkili bir bariyer olarak davranır.
• Madde deriyle reaksiyona girerek bölgesel tahrişe veya doku hasarına neden olur.
• Madde deri hassasiyeti oluşturur.
• Madde deriden nüfuz ederek derinin altındaki kan damarlarına ulaşarak kan dolaşım sistemine ulaşır.
Bazı maddeler için (örneğin Paration gibi) deri pek çok toksik mesleki maruziyette ana kaynaktır. Bazı diğer maddeler içinse (anilin, nitrobenzen gibi)
deriden emilen miktar kabaca solunum yoluyla alınan miktara eşittir.
Yeme Yutma (Sindirim Yolu)
Kimyasalların yeme, yutma yoluyla vücuda girmesinin gerçekleşmesiendütrilerde çok yaygın görülmemekte, işçilerin pek çoğu kullandıkları kimyasalları bilerek yutmamaktadırlar. Bununla beraber, işçiler toksik maddeleri ağız yoluyla kontamine olmuş alanlarda veya kirli el ve parmakları ile yemek yediklerinde, sigara içtiklerinde kazara almaktadırlar. Aynı zamanda solunmuş olan madde solunum bölgesinden gırtlağa taşındığında, oral yoldan vücuda girebilmektedir. Kirleticler daha sonra yutulmakta ve bu mekanizma yoluyla sindirim sistemine ciddi miktarda madde girebilmektedir. Akciğerden atılan balgamın bir bölümü akciğerdeki kirleticilerin gırtlağa öksürük sırasında taşınması sürecinde sindirim sistemine taşınmaktadır.
Enjeksiyon
Her ne kadar endüstrilerde sık olmasa da bir madde vücudun bir bölümüne enjekte edilebilir. Bu doğrudan kana, deriye, kasa veya iğnenin ulaşabileceği herhangi bir bölgeye yapılabilir. Endüstriyel faaliyetlerde enjeksiyon işçilerin kimyasala maruz kaldığı ender yollardan biridir. Kan yoluyla geçen enfeksiyonların (Hepatit B, Hepatit C, HIV) önlenebilmesi için ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Kazara iğnenin batması sonucu veya kirlenmiş bir alet kullanılması sonucu enfeksiyon geçme riski büyüktür.
Efor OSGB İstanbul; iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinizde güvenilir çözüm ortağınızdır. Efor OSGB ile Geleceğe GÜVENLE Bakın!
2013 yılından beri İş Sağlığı Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından yetkilendirilmiş Ortak Sağlık Güvenlik Birimi olarak hizmet veriyoruz.