İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Yönetimi

İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Yönetimi

İş sağlığı ve güvenliği risk yönetimi, işletmelerin işlevleri sırasında ortaya çıkabilecek risklerin önceden dikkatli bir biçimde ve ayrıntıları ile tanımlanıp değerlendirilmesi ve bu riskleri minimize edecek veya tam olarak ortadan kaldıracak önlemlerin alınması olarak tanımlanabilir. Risk yönetimi, organizasyonun bu konudaki gösterdiği ve arkasında durduğu ve aldığı kararın veya alacağı kararın ayrılmaz bir parçasıdır. İş yerleri ve organizasyon sorumluluğunda olan tüm çalışanlar, isteseler de istemeseler de bakıldığında risk yönetimi yapmaktadır. Tüm faaliyetlerindeki aksamanın büyüklüğünü ve aksamaması için gerekenlerin neler olması gerektiğini belirlerler. Bu nedenle tüm iş yerlerinde risk yönetimi kavramı farklı tanımlar bütününde de olsa kavram içeriği aynı şekilde yer almaktadır. İş sağlığı ve güvenliği, kişilerin mesleki tehlikelerden uzak bir ortamda çalışmalarını ve sağlıklı gelişimlerini sağlar. Bu anlamda, işçiye sağlıklı ve güvenli çalışma ortamının sağlanması, işçi açısından temel bir hak olarak karşımıza çıkar. Bu hak, 6331 sayılı iş sağlığı ve güvenliği kanunu ve 6098 sayılı borçlar kanunu hükümlerinde yer almaktadır.

Risk yönetimi hızlı kararlar ve faaliyetlerle sürekli olarak risklerin belirlendiği, hangi risklerin öncelikle çözümlenmesi gerektiğinin değerlendirildiği, risklerle başa çıkmak için stratejiler ve planların geliştirilerek uygulandığı bir sistematiktir. Belirsizlikleri ve belirsizliğin yaratacağı olumsuz etkileri, kabul edilebilir düzeye indirgemeyi hedefleyen bir disiplindir. Risklerin probleme ya da tehlikeye dönüşmeden belirlenmesi ve en aza indirgenmesi, faaliyetlerinin planlanması ve yürütülmesini kapsar.

Risk yönetiminin temel hedefi, karar verme mekanizmaları için riskleri görünür ve ölçülebilir hâle getirmek, subjektifliği azaltmaktır. İşletmelerde finans, operasyon, satın alma, pazarlama, insan kaynakları, bilgi işlem gibi işletmelerin faaliyetlerinin yürütümünden sorumlu operasyonel başlıklarında, risk yönetimini görmekteyiz. İşletmenin sürdürülebilir yönetim anlayışında en önemli kavram olarak ön plana çıkmaktadır. Sağlık ve güvenlik aslında tüm organizasyonlarda ön plana çıkmakta ve işin temelini oluşturmaktadır.

Neden risk yönetimi?

  • İş yerinin çalışabilirlik durumunun sürdürülmesi,
  • İşverenin yasal sorumluluğundan kaynaklanan yükümlülüklerinin karşılanması (Çalışanların kazalardan ve sağlıklarının bozulmalarından korunması)
  • İşveren vekilinin yasal sorumluluğundan kaynaklanan yükümlülüklerinin karşılanması

Risk yönetiminin en önemli amacı, iş kazaları ve meslek hastalıklarını oluşturan nedenler ve bunları etkileyen faktörler ile ilgili mümkün olan en geçerli ve doğru bilgiyi toplayarak tehlikelerin ortaya çıkarılması ve kontrol önlemlerini belirlemek için bir güvenlik ağı kurmaktır.

Risk Yönetim Gereksinimleri

İş yerlerinin yönetiminin sağlanabilmesi için koyulan hedeflere ulaşılması gerekmektedir. Amaç ne olursa olsun hedeflere ulaşmak demek, her türlü riskle karşı karşıya kalmak demektir. Hâl böyleyken yönetimin görevi, amaca ulaşma olasılığını en üst düzeye çıkaracak şekilde risklere karşılık vermektir. Diğer risklerde olduğu gibi iş sağlığı ve güvenliği’nin yönetimi için bir risk yönetimi yaklaşımının kabulü ve bunun yönetimce taahhüdü gerekir. Yetki ve sorumluluklar tanımlanmalı ve kaynaklar tahsis edilmelidir. Organizasyonel risk yönetim felsefesinin geliştirilmesi ve organizasyon içinde her seviyede risk bilincinin oluşturulabilmesi için üst yönetimin desteği zorunludur. Riskin çok sayıdaki kaynakları, pek çok alan üzerinde etkili olacaktır. Örneğin; iş emniyeti, üretim, kalite, çevre arasında var olan yakın ilişkiler, bir firmanın ününe ve finansal durumuna etki eder. Riskin yönetimi üzerindeki kararlar bu yüzden, diğer alanlar içindeki fayda ve maliyetleri hesaba katmayı gerektirir.İyi bir risk yönetimi kuruma şunları sağlar:

  • İşletmenin istediği sonucu elde etmesine artan güven
  • Riskleri kabul edilebilir seviyede sınırlamak
  • Fırsatlardan yararlanma konusunda elde edilen gerekli bilgiye dayanarak kararlar almak
  • Paydaşların kurumun yönetimine ve hüküm verme yeteneklerine olan güvenlerinin artması

Risk yönetimi, iyi yönetimin ve karar almanın ayrılmaz bir unsurudur. Tüm kurumlar fark etseler de etmeseler de risk yönetimi yaparlar. Kimi kurumlar risk yönetimini daha ciddiye alır ve sistematik bir biçimde uygular. Bazıları ise bir sistem olarak algılamamakla birlikte günlük kararları alırken ve kurumu yönetirken riskleri de yönetirler. Risk yönetimi, süreçlerinin uyduğu veya karşılıklı etkilendiği diğer bir yönetim sistemi için, iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemi ve diğer yönetim sistemlerinin sürecini birleştirir. Böylece kaynakların gereksiz olarak tekrar tekrar kullanımı önlenmektedir. Risklerin tanımlanması için kontrol listeleri, kayıtlara ve deneyimlere bağlı çıkarımlar, akış diyagramları, tartışmalar, sistem analizleri, senaryo analizleri ve sistem mühendislik teknikleri kullanılmaktadır.

Risk Yönetimi ve Değerlendirilmesi

Uluslararası kuruluşlarca yapılan araştırmalar, iş güvenliği ile iş gücü verimliliği arasında karşılıklı etkileşim olduğunu, sağlıklı ve güvenli iş yerlerinde verimliliğin arttığını ortaya koymuştur. İş kazaları ve meslek hastalıklarının önlenmesi sonucu iş güvenliğinin sağlanması; iş yerinde verimlilik ve üretim artışına da yol açmaktadır. İş yerlerinde meydana gelen iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucunda büyük maddi kayıplar meydana gelmektedir. Hâlbuki gerek iş kazaları gerekse meslek hastalıkları, nedenleri önceden belirlenerek alınacak tedbirlerle önlenebilecek vakalardır.Risklerin ölçüm değerleri ve kurumun maruz kalma seviyesi göz önünde bulundurularak riskler önceliklendirilir. Bu sayede kurum için en önemli risklerin hangileri olduğu ortaya çıkar. Öncelikli riskler belirlendikten sonra bunlar karşısında takınılacak tavrın ne olması gerektiğine karar verilerek, kararlaştırılan karşılıklar uygulamaya konur. Tüm bu süreç bir yandan izlenir, bir yandan ortaya çıkan aksaklıklar aktif olarak ortadan kaldırılır, diğer yandan da değişen koşullara göre sistem iyileştirilir.

Risk Yönetiminin Faydaları

Dünyada ve ülkemizde toplumsal refaha hizmet etmesinin yanında, sanayileşme ve teknolojideki hızlı gelişim, insan hayatı ve çevre için tehlikeleri de beraberinde getirmiştir. Sanayileşme ile birlikte yoğun makineleşme ve üretimde kullanılan yüzlerce kimyasal maddenin yol açtığı iş kazaları ve meslek hastalıkları, çağımızın önemli bir problemi hâline gelmiştir. İş sağlığı ve güvenliği risk yönetimi, iş sağlığı ve güvenliği konuları ile ilgili karar alacak yöneticilere yapılandırılmış sistematik bir yaklaşım sağlar. İş sağlığı ve güvenliği kanununun, risk yönetimi prensiplerinin üzerine inşa edildiğini görmekteyiz. İş sağlığı ve güvenliği kanunu önleyici yapısı gereği, önleyici sistemlerin geliştirilmesi, sağlık ve güvenlik yaklaşımları sayesinde sürdürülebilir iş yeri anlayışını beraberinde getirecektir. Kanununda istediği gibi aslında risk yönetimi, birçok teknik değerlendirmeyi ve danışmanlık isteyen yöntemleri sürecin içine katarak desteklenmiş, tutarlı ve savunmaya dayalı karar verebilme gücü sağlar.

Psikososyal ve Ekonomik Yararlar Yönünden Risk Yönetimi; Risk değerlendirmesi sadece yapılması zorunlu bir gereklilik olarak görülmemeli, işletmenin geleceği yönünden önemi üzerinde de durulmalıdır. Risk değerlendirmesi yapmak geleceğe yönelik projeksiyonların hazırlanmasına da ışık tutacaktır. Çünkü risk yönetimi işverene, işletmenin durumu hakkında yeterli bilgi sağlayacak, üretimde sürprizle karşılaşma durumunu ortadan kaldıracak ve geleceğe güvenle bakmasına katkıda bulunacaktır. İş sağlığı ve güvenliği risk yönetimi aktiviteleri, bir işletmede, işletmenin tüm organizasyonu ve işletme operasyonları ile ilgili tehlikeleri iyi kavrama, iç ve dış durumlardaki değişikliklere çok etkin cevap verebilme kabiliyeti sağlar.

İş sağlığı ve güvenliği risk yönetimi; bir organizasyona doğrudan ve dolaylı faydalar sağlamak için yol göstericidir:

  • İşletmenin sağlık giderleri azalacak,
  • Tazminat giderleri azalacak,
  • Güvenli çalışma ortamında verimlilik artacak,
  • Üretimde kalite yükselecek,
  • İşletme, güven ve prestij kazanacak,
  • Pazar payı yükselecek,
  • Ekonomik yönden güçlenecektir.

Diğer yandan etkin bir iş sağlığı ve güvenliği risk yönetimi programı ile işletmeler:

  • Önemli risklere maruz kalma ile ilgili artan anlayış ve bilgi sonucu etkin stratejik planlama yapabilecek,
  • Arzu edilmeyen iş sağlığı ve güvenliği sonuçlarının önceden görülebilmesi nedeniyle düşük işçi tazminatları ödeyebilecek,
  • Pozitif iş sağlığı ve güvenliği sonuçları ve bunun tesisi için iyi hazırlık yapabilecek,
  • Denetim süreci geliştirilebilecek,
  • İş sağlığı ve iş güvenliği programlarının uygunluğu, verimliliği ve etkinliği anlamında iyi sonuçlar elde edebilecek,
  • Organizasyon içi ve dışındaki guruplar arasında gelişmiş haberleşme sağlanabilecektir.

Ülkeye sağlayacağı yararlarına baktığımızda ise özellikle uluslararası kuruluşlar perspektifinde değerlendirebiliriz. İş kazaları ve meslek hastalıkları ülkemizde ve dünyada büyük kayıplara neden olmaktadır. Uluslararası Çalışma Örgütü kaynaklarına göre dünyada her yıl 250 milyon iş kazası meydana gelmekte ve bu iş kazaları neticesinde her yıl iki milyondan fazla insan hayatını kaybetmektedir. Ülkemizde de her yıl yüz bine yaklaşan iş kazası gerçekleşmekte ve bunların neticesinde bini aşkın vatandaşımız hayatını kaybetmektedir. Ayrıca iş kazası ve meslek hastalığı neticesinde ortaya çıkan işgünü ve maliyet kayıpları ile gayrisafi millî hâsıla büyük çapta zarara uğramaktadır. Risk kavramının daha iyi anlaşılması sayesinde birçok eksik, aksayan yönün ortaya çıkarılması ve iyileştirme faaliyetleri ile uygunsuzlukların giderilmesi mümkün olacaktır. Eğer uygun bir risk yönetimi yaklaşımı sağlanabilirse aşağıdaki yararlar elde edilebilecektir:

  • Çalışanlardan hastalanan ve iş göremez durumuna düşenlerin sayısı azalacak,
  • İş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle gayrisafi millî hasılada meydana gelecek kayıp azalacak, bu elde edilen gelir ülke kalkınmasında kullanılacak,
  • Sağlık ve rehabilitasyon harcamaları azalacak,
  • Bir bütün olarak toplum sağlık göstergeleri iyileşecek,
  • Çalışma barışına katkı sağlayacak,
  • Refah toplumuna dönüşümü hızlandıracak,
  • Ülkemiz uluslararası alanda prestij kazanacaktır

Efor OSGB İstanbul; Tecrübeli İş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimleriyle İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerinizde kaliteli ve güvenilir OSGB’dir. Efor OSGB ile Geleceğe GÜVENLE Bakın!

2013 yılından beri  İş Sağlığı Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından yetkilendirilmiş Ortak Sağlık Güvenlik Birimi olarak hizmet veriyoruz.