Afetlerde Müdahale Evresinde Yapılan Çalışmalar
Afetlerde Müdahale Evresi | Saha çalışmalarının en yoğun ve fazla sayıda personelle karşımıza çıktığı evre müdahale evresidir. Afetlerde müdahale evresinde yapılan çalışmalar yaşam alanlarının yanı sıra canlı yaşamını direkt ilgilendirdiğinden ayrıca hassasiyet taşır. Başta insan unsuru olmak üzere canlı yaşamını bulunduğu kötü ve anormal olarak nitelendirilen ortamdan çıkarma ve normal koşullara taşıma anlamına gelen kurtarma faaliyetlerinde koordinasyon olmak zorundadır, aksi taktirde yapılan bu değerli çabalar beklenen faydayı sağlamamakta hatta insanların yaşamını kaybetmesine dahi neden olabilmektedir. Bu alanda koordinasyon sağlanamaması kurtarılmaya muhtaç insanların gözden kaçırılmasından tutunuz, gereksiz sayıda ve kargaşa içinde çalışan, düzenli çalışma ortamlarını oluşturamamış dikkatsiz ve tehlikeleri göz ardı ederek faaliyet gösteren ekiplerin kazazedeye zarar vermesine kadar genişleyen olumsuz sonuçlar oluşturabilir. Örneklemek gerekirse sel sonucu kaybolan kazazedelerin aranmasında isterse 1000 kişiyle bir arama yapılsın gerekli teknikleri uygulamadıktan sonra rastgele yapılan arama çalışmaları kazazedelerin atlanması ve bazı yerlerin aranmasının unutulması vb. sonuçlarla karşılaşmamıza sebep olabilir ya da başka bir örnekle depremlerde kimin, nerede, ne yaptığını bilmeden yapılan çalışmalar yine bazı enkazların gereksiz yere birçok kez aranmasına ya da bazılarının hiç aranmamasına neden olabilir. Küçük bir enkazın bölümünde onlarca kişinin aynı anda örneğin ahşap yapı özelliği taşıyan odanın içinde olduğunu düşünürsek kazazedeyi kurtarma faaliyetleri onun yaşamını kaybetmesine yol açabilir. İşte bu ve benzeri nedenlerle kıt olan uzman insan ve malzeme kaynaklarını afetlerde efektif kullanarak en üst düzeyde verim elde etmek için koordinasyon kaçınılmazdır.
Depremler
Afet denince akla öncelikle gelen depremleri baz alarak yapılan koordinasyon çalışmalarına değinmek ve konuyu biraz daha açmak daha faydalı olacaktır. Afete dönüşen depremler son yıllarda oldukça artmakta ve büyüklükleri sınırları zorlayan depremlerin etkileri de inanılmaz coğrafik alanları etkileyerek can ve mal kayıplarına yol açmaktadır. Afeti yaşayan veya yaşama riski fazla olan ülkeler de kendilerine göre afetlerde müdahale sistemleri ve koordinasyon unsurları geliştirmişlerdir. Bu afetleri yaşayan ve onlara yardıma gelen ekiplerin her seferinde elde ettikleri deneyimler sonucunda bu ekip temsilcileri bir araya gelerek deneyimlerini paylaşmışlar olayları ve yaklaşım biçimlerini, teknikleri malzemeleri tartışmışlar ve standart sayılabilecek sonuçlara ulaşmışlardır. Bu alanda ilk deneyimin 1988 Ermenistan depreminde yaşandığı bazı kaynaklardan bilinmektedir. Akabinde birleşmiş milletler bünyesinde OCHA ( Office for the Coordination of Humanitarian Affairs/ İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi) altında FCSS ( Field Coordination Support Section/Koordinasyon Destek Birimi ), OSOCC ( On- Site Operation Coordination Center/ Saha Operesyonları Koordinasyon Merkezi) , VOSOCC ( Virtual On- Site Operation Coordination Center/ Sanal Saha Operesyonları Koordinasyon Merkezi ) RDC ( Reception Departure Center / Varış Ayrılış Merkezi), UNDAC ( United Nations Disaster Assesment and Coordination/ Birleşmiş Milletler Afet Değerlendirme Ve Koordinasyonu) birimleri oluşturulmuştur. Söz konusu bu birimlerle afeti yaşayan ülkenin yardımına gidilirken bunu bir sistematik içinde yapmak, afeti yaşayan ülkeye yük olmamak ve başka bir sorun olarak o ülkenin karşısına çıkmadan sorunlarını çözmesine kendi kaynaklarını kullanıma sunarak yardımcı olmak hedeflenmiştir. Tüm bunlar hedeflenirken bu konularla ilgili olarak çalışan ekip ve grupların bir araya gelerek oluşturdukları INSARAG (International Search and Rescue Advisory Group/ Uluslararası Arama Kurtarma Danışma Grubu) vasıtasıyla var olan standartları geliştirmek, yeni deneyimleri paylaşarak yaygınlaştırmak ve afet ülkesine yapılan yardımları en ideale ulaştırarak maksimum faydayı sağlamak hedeflenmiştir.
Uluslararası İletişim
Afet yaşandığında Birleşmiş Milletler organizasyonunda isteyen ülkeler yardım yapabileceklerini ve ellerindeki imkân kabiliyetlerini bildirirler. Afeti yaşayan ülke kendi kaynaklarıyla afetin olumsuz etkileriyle başa çıkabileceğini düşünüyorsa yardım çağrısı yapmaz ve bu durumda uluslararası organizasyon işlevini tamamlar. Eğer afeti yaşayan ülke yardım çağrısı bildiriminde bulunursa, yardıma hazır olduğunu söyleyen ülkeler harekete geçerek afet ülkesine intikale geçerler. Kargaşaya mahal vermemek için yukarıda bahsedilen yapılardan ilk kullanılanlardan biri VOSOCC’dur. Yardım ülkeleri gerek kendi bilgilerini buraya girerlerken afet ülkesi hakkında aşama aşama gelişen tüm bilgileri de buradan alma imkânı bulurlar ve ekiplerini bu bilgiler ışığında müdahaleye hazırlarlar. Daha sonra afet ülkesine intikallerini tamamladıklarında ilk olarak RDC departmanına kayıtlarını yaptırırlar böylelikle gelen ekiplerin hangileri olduğu kaç personel ve hangi ekipmanlarla geldikleri sistem içinde kayıt altına alınmaya başlar, ilk gelen ekip RDC’yi oluşturur afet ülkesi afet yönetim koordinasyon merkezi ile (LEMA) ile irtibat kurarak son gelişmeleri afetin etkileri muhtemel riskler ve yardıma gelecek ekiplerin çalışması için yönlendirileceği bölgeler, onlara ayrılan toplanma alanları vb. bilgileri alırlar sektörleme için haritalar temin ederek gelen diğer yardım ekiplerini yönlendirirler OSOCC un nerede kurulacağı belirlenir irtibat kişileri karşılıklı bildirilerek sistem harekete geçirilir. İlk gelen yardım ekibi bu iş ve işlemleri UNDAC yetkililerinin afet ülkesine henüz gelmemesi durumunda onlar adına yaparlar ve OSOCC çadırını kurarak işletmeye başlarlar. Eğer UNDAC ekibi gelmişse yukarıdaki sistemi kurmak RDC kurmak, LEMA’yla görüşmek ve OSOCC çadırını işleterek gelen ekipleri yönlendirmek onların görevidir. Sonrasında gelen ekipler kendilerine verilen bölgelerde çalışırlar, çalışırken ihtiyaç duydukları konularda OSOCC çadırındaki UNDAC yetkililerine bildirirler UNDAC yetkilileri de gerek LEMA’dan, gerek diğer ekiplerden gerekse OCHA’dan bu ihtiyaçları karşılamaya çalışırlar. Görüldüğü üzere sistem yardıma gelen ekiplerin saha koordinasyonunu sağlamak ve her ekibin kendine göre LEMA’yı arayarak meşgul etmesi ve zaten birçok sorunla uğraşan yerel yönetiminin kafasının karıştırılmasının önüne geçilmesini ve düzenli bir çalışmayı öngörür.
Çalışan ekipler günlük çalışmalarının raporlamasını OSOCC’a yaparlar. OSSOC yetkilileri yardıma gelen ülkelerin ekip liderleri ile günlük değerlendirme toplantıları gerçekleştirerek çalışma stratejilerini ve günlük çalışma planlarını günceller. LEMA ve UNDAC yetkililerinin kurtarma çalışmasının sonlandırılmasına ilişkin görüşmeleri sonucunda durum ekiplere bildirilir ve kurtarma operasyonları sonlandırılarak geri dönüş prosedürleri başlatılır. Geri dönüşün de yine geliş gibi koordinasyon içinde yapılması standart formların doldurularak OSOCC’a bildirilmesi istenilen bir durumdur. Yukarıdaki anlatımlardan da anlaşılacağı üzere yardım ülke ekiplerinin koordinasyonu için öncesinde standart bir eğitim olmazsa olmaz bir olgu olarak karşımıza çıkar. İşte ortak dil oluşturulması kabul edilmiş standart operasyonel yeteneklerin geliştirilmesi, formlar işaretlemeler vb işlemler için INSARAG yapısı normal zamanlarda toplantılar yapar ve güncellemeler hayata geçirilir. Tüm bunların uygulanabilir olması için de bu sistemin içinde kabul görmeyi hedefleyen akreditasyon değerlendirmeleri yapılır. Bunun için INSARAG çalışma grubu 128 kriterden oluşan değerlendirme formu hazırlamış ve talep eden ülkelerin istenilen standartlara ulaşıp ulaşmadığını belirlemek için hafif orta ağır sınıflar gibi sınıfları müdahale ekipleri için kararlaştırmış ve akreditasyonu yine sistemin içinde olan ülke temsilcileriyle yapmayı hedeflemiştir. Yani standartları koyan da bu standartlar doğrultusunda değerlendirmeye tabi tutulan ve akredite edilen de yine grup üyeleridir. O nedenle şu an için uygulamada olan en ideal sistem olarak karşımızdadır. Uluslararası saha koordinasyonu kısaca yukarıda anlatılmaya çalışılmıştır. Ülkemizdeki saha koordinasyonu da uluslararası koordinasyona paralel olmak durumunda kendini geliştirmiş ancak koordinasyonda rol alması gereken unsurlar henüz istenilen noktaya gelmemiştir. Türkiye’nin resmi birim temsilcisi olarak İstanbul AFAD Sivil Savunma Ve Arama Kurtarma Birlik Müdürlüğü, Uluslarası (Heavy Team) Ağır Arama Kurtarma Ekibi kategorisinde akreditasyonunu ilk alan ve şu an itibarıyla ilk ve tek ekiptir. Sistemin kurgulanması için deneyimlerini Başbakanlık AFAD Başkanlığı uhde’sinde diğer resmi müdahale birimlerine aktarma çalışmaları içindedir.
Efor OSGB İstanbul; Tecrübeli İş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimleriyle İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerinizde kaliteli ve güvenilir OSGB’dir.