Az Tehlikeli Sınıfta Faaliyet Gösteren İşletmelerin İSG Kanunu’na Uyumu

İSG Kanunu ve Az Tehlikeli Sınıfta Faaliyet Gösteren İşletmeler için Güvenli Bir Çalışma Ortamı İçin Temel Kurallar: İş sağlığı ve güvenliği, her işletmenin en öncelikli konularından biridir. Türkiye’de faaliyet gösteren işletmeler, İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Kanunu kapsamında belirlenen kurallara uymakla yükümlüdür. Ancak, az tehlikeli sınıfta faaliyet gösteren işletmeler için özel bazı düzenlemeler bulunmaktadır. Bu yazıda, az tehlikeli sınıfta faaliyet gösteren işletmelerin İSG Kanunu’na uyumunu sağlamak için dikkate almaları gereken temel kuralları ele alacağız.

1. İSG Politikası Belirleme:

Az tehlikeli sınıfta faaliyet gösteren işletmeler, iş sağlığı ve güvenliği politikalarını belirlemekle sorumludur. Bu politikalar, işletmenin özelliğine uygun şekilde düzenlenmeli ve çalışanların güvenliğini en üst düzeyde sağlamayı hedeflemelidir.

2. Risk Değerlendirmesi Yapma:

İşletmeler, faaliyetleri doğrultusunda olası tehlikeleri belirleyip bu riskleri değerlendirmelidir. Tehlikelerin belirlenmesi ve değerlendirilmesi, alınması gereken önlemlerin daha etkili bir şekilde planlanmasına yardımcı olacaktır.

3. Çalışanları Bilgilendirme ve Eğitme:

İSG Kanunu kapsamında, çalışanlara düzenli olarak iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri verilmesi zorunludur. Bu eğitimler, işletmedeki güvenlik prosedürleri, acil durumlarla başa çıkma yöntemleri ve kişisel koruyucu ekipman kullanımı gibi konuları kapsamalıdır.

4. Acil Durum Planları Oluşturma:

Az tehlikeli sınıfta faaliyet gösteren işletmeler, olası acil durumları önlemek ve bu durumlarla başa çıkmak için acil durum planları oluşturmalıdır. İşletmeler, yangın, deprem gibi acil durum senaryolarına karşı hazırlıklı olmalı ve çalışanlara düzenli olarak tatbikatlar düzenlemelidir.

5. Sağlık Muayeneleri ve Takipleri Yapma:

Çalışanların sağlık durumlarını düzenli olarak kontrol etmek, işletmelerin İSG Kanunu’na uyum sağlamalarında önemli bir adımdır. Sağlık muayeneleri, işe giriş ve periyodik olarak yapılmalıdır.

6. Tehlikeli Maddeleri Kontrol Altında Tutma:

Az tehlikeli sınıfta faaliyet gösteren işletmelerde kullanılan tehlikeli maddeler, İSG Kanunu’na uygun bir şekilde depolanmalı ve kullanılmalıdır. Ayrıca, bu maddelerin çalışanlara etkileri hakkında bilgilendirme yapılmalıdır.

7. İSG Denetimleri ve İyileştirmeler:

İSG Kanunu’na uyum sağlamak için işletmeler, düzenli olarak iç ve dış denetimler gerçekleştirmeli ve ortaya çıkan sonuçlara göre iyileştirme planları oluşturmalıdır. Bu süreç, iş sağlığı ve güvenliğinin sürekli bir şekilde geliştirilmesini sağlar.

Az tehlikeli sınıfta faaliyet gösteren işletmeler, İSG Kanunu’na uyum sağlamakla sadece yasal bir yükümlülük değil, aynı zamanda çalışanların sağlığı ve güvenliği açısından sorumluluk taşıdıklarını bilmelidir. İş sağlığı ve güvenliği kurallarına uyum, sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir işletme için de kritik öneme sahiptir.

İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Kanunu 2013 yılında yürürlüğe girerek Türkiye’de tüm çalışanları kapsama aldı.  Ancak Kamu kuruluşları ile 50 ‘den az çalışanı olan az tehlikeli işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirme zorunluluğu ötelendi!  

İşletmeler için ek maliyet getireceği iddiasıyla, İSG Kanunu yükümlülüğünde, kısmen yapılan erteleme, şu madde ile ifade edilmişti: “50 ‘den az çalışanı olan az tehlikeli işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirme zorunluluğu ile Kamuya ait işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi görevlendirme zorunluluğu 31.12.2024 tarihine kadar uzatılmıştır.” 

Efor OSGB olarak hatırlatmak gerekirse; KAZALAR TEMENNİ EDEREK DEĞİL TEDBİR ALINARAK ÖNLENİR. ÖNLEMEK ÖDEMEKTEN UCUZDUR. İSGGM ‘nin  mevzuatın etkin uygulanması konusunda daha aktif olmasını bekliyoruz.