Alkol ve Gıda Zehirlenmeleri
Alkollü maddelerin kullanılan iki formu etil alkol ve metil alkoldür. Alkollü içkiler genellikle zehir olarak ifade edilmemesine rağmen fazla dozda alındığında çeşitli toksik belirtilere neden olabilmektedir.
Metil alkol zehirlenmesi ; Metil alkol odun ve tahta ürünlerinden damıtma yoluyla elde edilen endüstride yaygın olarak kullanılan eriyik bir maddedir. Antifriz, cila, boya ve boya çıkarıcılar, araba camı temizleyicileri ve birçok sıvı yakıt ürünleri metil alkol içerir. Metanol içecek olarak kullanılan etanolden daha farklı kokusu olan, renksiz sıvı bir maddedir. Zehirlenme kazara veya istemli olarak solunum, ciltten emilim veya ağız yoluyla olabilmektedir.Belirtiler ; Başlangıçta yüzde kızarma, baş dönmesi, yorgunluk, bulantı ve görme bozukluğudur. Ani görme kayıpları oluşabilmektedir. Belli bir süre sonra nörolojik bozukluklar ortaya çıkar ve komaya kadar gidebilir. Beyin fonksiyonlarını etkiler, beyindeki hücrelerin ölüne neden olur, kalıcı körlük, karaciğer yetmezliği ve ölüme neden olabilir.
İlk yardım:
- Belirtilerden bir ya da bir kaçı olduğunda erken dönemde ambulans aranarak kişinin acil servise ulaştırılması sağlanır.
- Erken tedaviye başlanması yaşam kurtarıcı olmaktadır.
- Acil yardım gelene kadar kişinin açık havaya çıkarılması gerekir.
- Özellikle solunum yoluyla metil alkol alan kişiler için bu çok önemlidir.
- Bilinci bulanık ve kapalı olan kişilerin giysileri çıkarılır, cilde temas söz konusu ise sabun ve su ile en az 15 dakika süreyle yıkanır.
- Gözle temas varsa üst ve alt göz kapakları kaldırılarak en az 15 dakika süreyle göz yıkanır.
Etil alkol zehirlenmesi ; Toplumda içki olarak kullanılan etil alkol, glikoz ve fruktoz gibi karbonhidratların bira mayası ile yaptıkları reaksiyon sonucu oluşur. Alkollü içkilerde çeşitli oranlarda bulunur. Genellikle sindirim yoluyla alınan etil alkolle akut zehirlenmelere çok sık rastlanılır. Belirtiler Hafif, orta ve ağır olmak üzere farklı derecelerde görülür. Genel olarak alkol alan kişinin yüzü kırmızı, nabız yavaş ve dolgun, solunum düzgün ancak oldukça derindir. Konuşmada ve yürümede güçlük oluşur. Ağız alkol kokar. Bunun yanında psikolojik bozukluklarda görülür.
İlk yardım :
- Kişi kusturulur.
- Santral siniri sistemini uyarmak için koyu çay ya da kahve içirilir.
- Midedeki tahrişi azaltmak için yoğurt veya süt verilir.
- Kişinin üzeri örtülerek sıcak tutulur.
- Kişi kusarsa, kusmuğun soluk yollunu tıkamaması için yan yatırılır.
- Ağır durumlarda en kısa sürede en yakın hastaneye sevki sağlanmalıdır.
Gıda Zehirlenmeleri
Gıda maddelerinin üretim, nakil ve tüketimleri esnasında patojen ajanlarla kontamine olması sonucu gıda zehirlenmeleri meydana gelmektedir. İki tipi vardır:
- Bakterinin kendisinin oluşturduğu gıda zehirlenmeleri; Örneğin, Salmonella typhi.
- Bakterinin toksininin oluşturdu gıda zehirlenmeleri; Örneğin, Stafilokok zehirlenmesi.
Botilizm Zehirlenmesi
Botulizmin klasik formu olarak bilinen gıda kaynaklı botulizm; botulinum toksini içeren gıda maddesinin sindirim yoluyla vücuda alınması, toksinin sindirim kanalından yeterli düzeyde emilmesi ile oluşan zehirlenme durumudur. Gelişmiş ülkelerde gıda kaynaklı botulizme bağlı vaka/ölüm oranının %5 ile %10 arasında olduğu tahmin edilmektedir. Botulinium nörotoksinlerin sinirlere geriye dönüşsüz bir şekilde bağlanmalarından dolayı erken tanı ve tedavi oldukça önemlidir. Belirtiler Alınan toksin miktarına bağlı olarak belirtiler gelişir. 2-8 saat veya 12-36 saat içinde gelişebilir. Botulizmin genel belirtileri bulantı, kusma ve ishal gibi tipik sindirim sistemi belirtileridir. Bu belirtilere deride, ağızda ve boğazda kuruma, baş ağrısı, çift görme ve kabızlık eşlik eder. Ölüm kaslarda felce bağlı solunum yetmezliği sonucu görülür. Hastalığın süresi 1 günden 10 güne kadar devam etmekle birlikte, bu süre kişinin direncine ve diğer faktörlere bağlıdır. Hastalığın ölüm oranları %30 ile %65 arasında değişiklik göstermektedir. Gıda kaynaklı botulizmden korunma; gıda maddelerinde etken bulaşın önlenmesi, bakterinin gelişmesi ve toksin üretiminin engellenmesi, bakteri veya toksinlerinin elimine edilmesi ve şüpheli gıdaların tüketilmemesi şeklinde sıralanabilir.
İlk yardım
- Toksinin emilmesi ve sinir sisteminin etkilenmesinden sonra bulgular ortaya çıktığında kusturma ve mide yıkaması işlemi ikinci planda ele alınır.
- Solunum kaslarının felcine bağlı olarak morarma gelişirse kişiye suni solunum yaptırılır.
- Aynı yemeği yiyen diğer kişiler araştırılıp erken müdahale gerçekleştirilir.
- Bireyler mutlaka yoğun bakım olanakları olan bir hastaneye hızla sevk edilmelidir.
Stafilokok Zehirlenmesi
Stafilakoklar gıda maddesine genellikle gıda üretiminde çalışanlar tarafından bulaştırılır. Apseler, yara balgam, burun ve boğaz salgıları, toz ve toprakta bulunur. Gıda maddeleri bunlar tarafından bulaştırılır. Başta hayvansal gıdalar olmak üzere değişik gıdalar stafilokok gıda zehirlenmelerine neden olmaktadır. Hayvan kökenli pişirilmiş veya az pişirilmiş gıdalardan sığır, domuz, hindi ve tavuk eti, özellikle süt tozu ve peynir olmak üzere süt ürünleri, etli patates salatası ve diğer et salataları, balık ve yumurta, kremalı pasta ürünleri ayrıca süt, şeker ve yumurtadan yapılan dondurulmuş soslar bunların başında gelmektedir. Stafilokoklar birçok ülkede yaygın gıda zehirlenmesi olgularına neden olan ikinci veya üçüncü patojen olarak dikkati çekmektedir.Belirtiler Stafilokok gıda zehirlenmesinde belirtiler 30 dakika ile 8 saatlik bir zaman arasında ortaya çıkmasına rağmen genellikle 2 ile 4 saat içinde görülür. Zehirlenme mide bulantısı, kusma, şiddetli kramplar, karın ağrısı ve ishal ile karakterizedir. Baş ağrısı, baş dönmesi, genel halsizlik, nabızda zayıflık, yüzeysel solunum ve şok görülebilir. İlk yardım Zehirlenen kişi en yakın sağlık kuruluşuna sevk edilir.
Salmonella Zehirlenmesi
Tifo, paratifo gibi bulaşıcı bağırsak hastalığı yapan bakteriler aynı zamanda besin zehirlenmelerine de neden olur. Bakterilerle bulaşmış etler, süt ve süt ürünleri, çiğ yiyecekler ve yumurta başlıca taşıma araçlarıdır. Belirtiler Bakteri ile bulaşmış gıda maddesi yendikten 6-7 saat sonra şiddetli karın ağrısı, kusma, ishal ve daha sonra ateşin yükselmesi ve nabız hızında artma görülür.
İlk yardım ; Zehirlenen kişi en yakın sağlık kuruluşuna sevk edilir.
Mantar Zehirlenmesi
Mantarlar; klorofilsiz, parazit veya saprofit olarak yaşayan, sporla üreyen, canlı organizmalardır. Bunlar arasında yer alan yüksek mantarların bazıları yenebilir. Mantarlar orman altları ve çayırlarda yetişirler ve bazıları zehirlenmeye neden olur. Mantarların 100 kadar zehirli türü vardır; ancak, öldürücü zehirlenmeye neden olanların sayısı 10’u geçmez. Amanita Phalloides, amanita muscaria ve amanita verna gibi mantar türleri çok zehirlidir. Mantar türleri etki bakımından çeşitlidir. Sinir ve sindirim sistemine etki yapanları vardır. Sonuç olarak karaciğer ve böbrek yetmezliğine bağlı ölüm gerçekleşir. Zehirlenmeler en fazla yağışların çok olduğu sonbahar ve ilkbahar aylarında görülür; ancak, mantarlardan turşu yapılması, bu mevsimlerin dışında da mantar zehirlenmelerinin görülmesine neden olmaktadır. Ülkemizde mantar zehirlenmelerinin çoğu doğadan toplanan yabani mantarların bilinçsizce tüketilmesi sonucu gelişmektedir. Belirtileri Erken belirti gösteren mantar zehirlenmesi; Belirtiler 2-3 saat içinde ortaya çıkar. Bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal, dolaşım sistemi yetmezliği ve depresyon görülür. Mantarın türüne göre tansiyonda düşme, aşırı terleme, kasılma, halusinasyon ve koma görülebilir. Ölüm oranı çok düşüktür. Geç belirti gösteren mantar zehirlenmesi; Belirtiler 6-24 saat sonra veya daha geç ortaya çıkar(3-5 gün). Yendikten 6-8 saat sonra kusma ve ishal görülür. İshal giderek ağırlaşır su ve tuz kaybına yol açar. Su ve tuz kaybı karaciğer ve böbrek yetmezliğine neden olur. Kan dokusunda bozulmalar ve konvülsiyonlar dikkati çeker. Tedavisi güçtür.
İlk yardım :
- Mantar toksininin yoğunluğunu azaltmak için kişi ilk fırsatta bol su içirilerek kusturulur.
- En yakın zamanda tıbbi tedaviye başlanması gerekir. Bu nedenle zehirlenen kişi en yakın sağlık kuruluşuna sevk edilir.
Efor OSGB istanbul | İş Sağlığı ve Güvenliği Bizimle Emin Ellerde!…
2013 yılından beri İş Sağlığı Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından yetkilendirilmiş Ortak Sağlık Güvenlik Birimi olarak hizmet veriyoruz.